Makale köşemizde bugün taze çıkmış boylamsal bir araştırma var!
Bu araştırmada, çocukluk çağındaki insülin seviyeleri ve beden kütle indeksi değerleri ile genç yetişkinlik dönemindeki psikoz ve depresyon görülme riski arasındaki ilişki, 1 yaşından 24 yaşına kadar 10.000'den fazla kişi üzerinde incelenmiş.
Cambridge Üniversitesi liderliğinde yapılan bu çalışmada, çocukluk döneminde bozulmuş insülin duyarlılığının, ilerleyen yaşlarda psikoz oluşumu için bir risk faktörü olabileceği; beden kütle indeksinde özellikle ergenlikte (ve özellikle kızlarda) görülen artışın ise ilerleyen yaşlarda görülebilecek depresyon için bir risk faktörü olabileceği görülmüş.
Bu risk faktörlerinin hem genetik hem de çevresel pek çok faktörden etkilenmesi de olası olmakla birlikte, tek başına ruhsal sağlığın bozulmasına sebep olup olmadığı net olarak bilinmiyor. Fakat yine de çocuklukta/ergenlikte oluşan ve belki de önemsenmeyen bu kardiyometabolik bozukluklar, ileriki dönemlerde kişide ciddi ve bazen geri dönülemez ruhsal sorunlara yol açabiliyor.
Araştırmalara göre, depresyon ve psikozu olan bireylerde, genel nüfusa göre 20 yıla kadar daha kısa bir yaşam bekleniyor. Bu süre ise çoğunlukla diyabet ve obezite gibi ciddi sağlık sorunlarına bu ruhsal bozuklukların eşlik etmesinden oldukça etkileniyor. Ayrıca bunun tam tersi olacak şekilde, psikiyatrik sorunlar da insülin direnci, diyabet, obezite vb. hastalıkların gelişimi için önemli bir risk faktörü.
Bu noktada, psikiyatrik sağlık sorunları olan tüm çocuklara/gençlere, bu sorunları ile birlikte fiziksel sağlıklarının da tam ve kapsamlı bir değerlendirilmesinin yapılması gerektiğini hatırlatmakta fayda var. Bu sebeple gelişmiş/gelişebilecek en ufak bozukluğun çocukluk çağında erken teşhis edilip tedavi edilmesinin çok önemli olduğunu unutmamalıyız!
Comments